Yerli Araç Kullan, TÜRKİYE Kazansın.Vatandaşımız KAZANSIN

KARSAN, CENEVRE OTOMOBİL FUARI’NDA CONCEPT V1 ARAÇLARINI SERGİLİYOR

Son yılların en önemli  tartışması yerli otomobil konusunda en hazır ve en somut olan çalışma uluslararası otomobil fuarı Cenevre'de dünyanın önüne çıkıtı.Her ne kadar New York'ta istenen ve olması gereken otomobil olup engellensede tasarım, işlev ve engelli dostu olması yönünden üretime geçtiğinde hakettiği yeri alacaktır.Karsan yeni bir araç ortaya çıkarmanın yanında bu fuarda yer alarak  aslında Türkiye'ye ve dünyaya ikinci bir Devrim Otomobili olduğunu göstermiştir.




Karsan, Concept V1 aracını, yeni geliştirdiği binek modeli ile birlikte 6 – 18 Mart tarihlerinde gerçekleştirilen uluslar arası 82. Cenevre Otomobil Fuarı’nda sergiliyor. Karsan dünyanın en prestijli otomotiv fuarlarından biri olma özelliğini taşıyan Cenevre’de yer alan ilk ve tek Türk
firması olurken, aynı zamanda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın bundan bir yıl önce hedef koyduğu yerli otomobili yaratma talebini cevaplama yönünde somut adım atan firma olarak da Türk Otomotiv Sanayii’nin tarihine bir mihenk taşı koyuyor. Karsan tam fonksiyonlu yürüyen taksiyi ve aile aracı olarak tasarlanan binek modelini otomobil piyasasının kalbinin attığı Cenevre’de eş zamanlı olarak dünyaya tanıtıyor.

Concept V1’in doğuşu 2010 yılındaki New York Taksi ihalesine dayanıyor. Karsan ihale için özgün olarak geliştirdiği “V1” kod adlı konsept tasarımı ile üç finalist arasında New Yorklular tarafından en çok beğenilen araç seçilmiş, ulusal ve uluslar arası arenada büyük bir bilinirliğe sahip olmuştu. Konsept üzerinde gerçekleştirilen çalışmalar geliştikçe ilk önce sadece taksi olarak tasarlanan aracın daha sonra özel araç modeli de yaratıldı.

Concept V1’in ana felsefesi engellilerin diğer bireyler gibi hayata katılımlarını sağlamak




Günümüzde dünya nüfusunun %10’unu oluşturan 650 milyon insanın farklı nedenlerden ötürü yürüme ve görme engeli, yaştan veya fazla kilodan kaynaklı sınırlı hareket kabiliyeti bulunuyor. 70 yıllık ortalama insan hayatında insanlar hayatlarının 8 yılını yani %11’inden fazlasını bir engel ile yaşıyorlar. Ulaşım hizmetlerinin sunduğu imkanlar bu insanların bir noktadan diğerine rahat içinde istedikleri şekilde ulaşabilmelerine imkan tanımadığı için sınırlı hareket kabiliyeti olan bu insanlar evlerinden çıkamıyor, hayata karışamıyorlar. Zorluklara ramen ulaşım sistemlerinden yararlanan bu insanlar ise onlara sunulan çözüm ve düşük standartlar nedeniyle kendilerini her anlamda diğer bireylerden ayrılmış hissediyor; şartlar onlara özel bakıma ihtiyaç duyan bireyler olduklarını hatırlattığı için de kendilerini o toplumun bir parçası olarak göremiyorlar. Karsan’ın ihale için geliştirdiği “V1”i engelli erişimine uygun olarak tasarlamış olması, engellilerin de diğer herkes gibi hissettiği bir araç yaratmasına olanak verdi. Karsan, ihale kapsamında geliştirdiği taksiyi engell bireyler, yaşlanan nüfus, şehirler, toplum ve tüm paydaşlar için yarattı. Tasarımın çıkış noktası ise bağımsızlık, katılım, sürdürülebilirlik ve estetik kavramları oldu.






Concept V1 bugüne kadar bir otomobilde yaratılmış en geniş yolcu alanına sahip araç olma özelliğini taşıyor. Rakipsiz genişlikte diz ve bacak mesafesi bulunan Concept V1’in taksi versiyonunda 4 kişi, binek versiyonunda ise 6 kişiye kadar yolcu alınabiliyor. Ayrıca yolcular beraberlerindeki birçok değişik yük ile rahatlıkla seyahat edebiliyor. Sadece engelli yolcular için değil aynı zamanda yaş ortalaması yüksek olan ve/veya hareket olanakları kısıtlı olan bireylerin, bebek arabası, bisiklet, veya büyük paketlerle aracı kullanmak isteyen yolcuların da rahatlıkla binip, konfor içinde seyahat edebileceği bir araç olan Concept V1; sıkça rastlanan bu tür ihtiyaçlara cevap vermesi bakımdan tek olma özelliğini taşıyor. Concept V1 geliştirilirken yürüme engellilerin tekerlekli sandalyeleri ile sığabileceği ve rahatlıkla manevra yapabilecekleri bir mekanın araç içinde sağlanması, işitme ve görme engelliler için işlevsel özelliğe sahip aygıtların bulunması, engellilere yardımcı olan hizmet hayvanlarına yer sağlanması gibi önceliklere dikkat edildi.  90 derece açılan kapılar, her iki taraftan da açılan otomatik rampalar aracın bu özelliklerini destekliyor.

Dikkat çeken ikonik tasarıma sahip Concept V1 istendiği takdirde otomatik perde ile de kapanabilen cam tavanı ile panaromik olarak şehrin silüyetinin seyrine olanak tanıyor, yolcuların seyahat ederken şehir ile bütünleşmelerini sağlıyor. 




Bütün bunların yanında benzinli, doğal gazlı, hibrid ve tam elektrik uygulamalarının yapımına fırsat veren araç platform mimarisi itibariyle bir taraftan dünyada oluşacak olan motor yeniliklerinin uygulanmasına imkan verirken diğer taraftan da kamuoyunda sıkça tartışılan, Türkiye’nin kendi özgün elektrikli aracını üretme hedefini gerçekleştirmede önemli bir görev üstlenme potansiyeline sahip. Yerli motor alternatifiyle de düşünülen Concept V1’in üretime gireceği 2014 yılında öncelikle benzinli motor seçeneği ile çıkarılması planlanlanıyor. 

Concept V1’in infotainment sistemleri hayatı kolaylaştırıyor
Concept V1’in en önemli özelliklerinden biri aracın içinde yer alan infotainment sistemleri. Bilgi akışının her geçen gün arttığı ve iletişim ihtiyacının yoğunlaştığı günümüzde özellikle büyük şehirlerde yoğun trafikte geçirilen zamanın en verimli şekilde değerlendirilmesi önem taşıyor. Bu doğrultuda tasarlanan Concept V1, “infotainment” sistemleri ile yolculara trafikte geçirdikleri zamanı güvenli ve konforlu bir ortamda, verimli ve keyifli bir şekilde değerlendirmelerine olanak tanıyor. 





Gelecekte Concept V1’de yer alması beklenen infotainment sistemlerine aşağıdaki uygulamalar örnek gösterilebilir;
  • Taksinin dış cephesinde (tepe ve arka  yan camlar) yer alan ekranlarda, ve yolcu önündeki ekranda aracın geçtiği güzergah üstünde, bulunduğu noktanın uydu ile algılanan koordinatları tarafından tetiklenen bulunduğu noktada ki mağaza ve/veya kültür/eğlence merkezlerinde olan organizasyonlar ve/veya bilgilendirmeler, olaylar ve kampanyalar ile alakalı reklamlar ve duyurular yer alabilecek.
  • Taksinin yolcu bölümünde yer alan plasma ekranlarda gidilen rota takip edilebilecek, yol üstünde görülecek mağazaların indirimleri ekran üstünde belirecek ve yolcu  şehir ile temasını sürdürecek. Böylelikle bir cadde üzerinde ilerlerken o caddede yer alan bir mağazanın indirim reklamı taksinin içinde ve dış cephesinde ayrı olarak yer alacak. Dışarda yürüyenler o mağazadaki indirimi taksi üstünden öğrenebilecekler, taksi içindeki yolcu da indirimi görüp o mağazaya uğramak isteyebilecek. 
  • Yolcular internet üzerinden yapılabilecek tüm işlemleri taksi içindeki dokunmatik ekran üzerinden kolaylıkla yapabilecek. Örneğin;
    • Yolcu tiyatro, sinema, müze vs. gibi yerler hakkında ister önünden geçtiği, ister reklam ve duyurusunu gördüğü ister ise tamamen kendi inisyatifi ile sorguladığı  etkinlikle ilgili bilgi alıp, reservasyon yaptırabilecek.
    • Facebook ve twitter gibi sosyal paylaşım ağlarına da kolaylıkla erişim sağlayabilecek.



Concept V1 ile Taksiye özel bir araç yaratıldı
  • Sürücü için, gün boyu saatlerini direksiyon başında geçireceği hesap edilerek, rahat ve güvenli bir çalışma ortamı kurgulandı. Bu alan adeta bir sürücü yaşam alanı olarak araştırıldı ve geliştirildi.
  • Gösterge paneli için uçak teknolojisinde kullanılan digital ve ihtiyaca göre araç dinamik bilgilerini, araç fonksiyon bilgilerini, navigasyon ve yol/yön tayin bilgilerini araç içi mekan hava kontrol bilgilerini veya audio bilgilerini seçenekli olarak ekrana getiren yenilikçi ve ilerici bir sürücü kontrol ve bilgilendirme sistemi konsepti oluşturuldu.
  • Tasarım yolcunun rahat inip binmesine fırsat verecek şekilde yapıldı, yüklerin de yolcu ile beraber rahatça araç içine alınması öngörüldü.
  • Tekerlekli sandalye ile seyahat etmek durumunda kalan engelli yolcuların diğer yolcularla eşit koşullarda, aynı seyir istikametine bakarak ve aynı kapıyı kullanarak araca binmesi hedeflendi.
  • Toplam işletme maliyetleri öngörülerek araç dışı parçaların hasar halinde kolay ve düşük maliyetle değiştirilebileceği, kendinden renkli komposit paneller halinde tasarlandı.
  • Bu tasarım yaklaşımı sayesinde de araç; her şehrin ihtiyacına göre farklı dış görüntü elde edebilir, şehir ile bütünleşmesi mümkün olabilir hale getirildi.
  • Günümüz ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde bilgilendirme, haberleşme ve eğlence sistemleri taksiye özel olarak kurgulandı.
  • Benzer şekilde, konum bazlı, araç içi ve dışı medya çözümlerinin de bulunması sağlandı.
Concept V1’in binek modeli tam bir aile aracı 
Herkesi kucaklayan daha eşit bir toplum amacıyla geliştirilen binek araç da taksi ile aynı felsefede yaratıldı. Aile aracı olarak tasarlanan binek model taksi gibi aslında hayatın değişik evrelerini temsil ediyor. V1 bir anlamda  insanın tüm hayatı boyunca bebekliğinden yaşlılığına kadar ki mobilite ihtiyacını karşılamak üzere tasatlandı. Bebekli bir anne pusetiyle aracın rampasından rahatlıkla içeri girebiliyor, ihtiyaca göre ayarlanabilen oturma düzeninde çocuklu bir aile aracın ferah iç hacminin tadını çıkartabiliyor, çocuklar arkadaşlarıyla birlikte ellerinde müzik aletleriyle veya bisikletleriyle içeri rahatlıkla yerleşip aracın cam tavanından şehri seyredebiliyor, hayata karışabiliyor, baba valizlerini ve büyük tablolarını araca yerleştirip ailesiyle buluşmaya gidebiliyor, anne alışveriş torbalarını, çiçek saksılarını aracına koyabiliyor, anneanne bastonuyla, dede tekerlekli sandalyesiyle Concept V1 ile keyifli bir şekilde seyahat edebiliyor.
Esnek koltuk seçenekleri ve düzeni sayesinde 3 – 4 – 5 kişi ya da tekerlekli sandalye ile seyahate imkan veren iç tasarım kişisel taleplere göre özelleştirme imkanı tanımaktadır.
Çağdaş, tamamen elektonik kontrollü göstege paneli, aracın tüm kontrollerinin ana kumanda ekranından elektronik olarak yapılmasına ve navigasyon, eğlence sistemleri, bilgi sistemleri gibi farklı fonksiyonların tek  alanda toplanmasına olanak tanımaktadır.
İnsanların çevreye entegre olmalarını sınırlayan engelleri ortadan kaldırarak onların yeniden toplumun bir parçası haline gelmelerine fırsat vermeyi amaçlayan Concept V1 araçları çağımızın önemli bir sosyal sorununa cevap verme iddiasıyla yaratıldı. Bu iddia ile Karsan Türk Otomotiv Sanayii’ni üretim merkezi statüsünden Türkiye’nin erişmekte olduğu dünya lideri konumuna taşımayı hedefliyor. Karsan’ın bu iddiası aynı zamanda Türk Otomotiv Sanayii’nin dünya sorunlarına çözüm üreten bir sektör konumuna gelmesinin habercisi olma niteliğini de taşıyor.




Karsan’ın Cenevre Otomobil Fuarı’ndaki standında düzenlenen basın toplantısında konuşan Karsan Yönetim Kurulu Başkanı İnan Kıraç; Türkiye’nin artık kendine ait yerli bir otomobil markası yaratmak mecburiyetinde olduğunu vurguladı ve Concept V1 araçları ile bunu başarmayı arzuladıklarını söyledi. Kıraç;Cumhuriyetin 100. yıl dönümü olan 2023 yılına geldiğimizde hepimizin arzusu, 20 bin dolar kişi başı Gayri Safi Milli Hasıla (GSMH), 80 milyon nüfus ve 1,600 milyar dolarlık bir ekonomik boyuta erişmek. Bu hedefe erişebilmek için her sektör kendi üstüne düşeni yapmalı, GSMH’ya kendi sektörel katkısını getirebilmeli. 20 bin dolar kişi başı GSMH’ya erişildiğinde Türkiye’de otomotiv araç yoğunluğu dünya istatistiklerine göre her 1,000 kişi başına 500 adet olma yani araç parkı 40 milyona ulaşma  eğilimini gösterebilir. Bu da bugünkü 15 milyon araç parkının neredeyse iki misli kadar olan 25 milyon ilave aracın parka girmesi anlamına gelmektedir. 500 milyar ABD doları mertebesinde olan bu gelişmenin önemli bir kısmının muhakkak yerli katma değeri yüksek araçlar ile karşılanması şarttır. Sayın Başbakan’ın yıllık 100 bin adet civarında Türk markası otomotiv ürününün üretilmesi hedefinin altında yatan gerçek sadece bir medeniyet göstergesi veya bir başarı özlemi değil; ekonomik bir gereksinimdir. Bugün, Türk otomotiv sanayinde  hem otomobil, hem hafif ticari araçlar yabancı markalar ve yabancı ortaklıklar ile üretilmektedir. Bu markalar ve ortaklıklar da hat safhada önemli, varlıkları korunmalı ve imkan varsa adetleri daha da arttırılmalıdır. Ancak; otomotiv sanayinin geleceği ile ilgili kavramların tümü farklı amaçları ve idealleri olabilecek unsurlar ile paylaşılmaya tercih edilmemelidir. Türkiye’den çıkma kararı aldıkları gün elimizde bir şey kalmaz. Bu tür sıkıntıları aşabilmenin tek yolu da sözkonusu yabancı ortaklıkların yanına bizim de markalarımızı koymamız ve özerk olmamızdır. Bu nedenle markalaşmak Türkiye için bu kadar önemlidir. Başlangıçtan itibaren Türkiye’nin kendi otomobil markasını yaratması gerektiğine inandığını belirten ve bunu mümkün olan bütün platformlarda dile getiren bizler bu hedefimize çok yaklaşmış durumdayız. Concept V1 araçlarımız ile yeni bir segmentin kapısını aralamış ve çalışmalarımızı bu doğrultuda yapıyoruz. Bugün burada bizlerle sadece Karsan değil, Türkiye adına paylaştığımız heyecana ortak olduğunuz için çok teşekkür ederiz”.

Bir yıl önce söz verdikleri gibi bugün Cenevre Motorshow’da yer aldıklarını belirten Karsan Murahhas Azası Jan Nahum ise; bu fuarın hem Karsan hem de Türk Otomotiv Sanayii  açısından önemine dikkat çekti. Nahum; “Cenevre Fuarı’nın ilk ve tek Türk firması olarak geliştirdiğimiz engelli erişimine uygun, rahat, çevreci, ikonik, düşük maaliyetli Concept V1’i farklı ülkelerde pazarlamak üzere kapsamlı bir araştırma gerçekleştiriyoruz. Taksi segmentinde ve daha sonra HAV – highly accessible vehicle/ Yüksek erişilebilir araç segmenti olarak tarif ettiğimiz pazarda araçlarımızı dünya metropollerinde ilk Türk markası olarak gururla taşımak istiyoruz. Bu doğrultuda uluslar arası pazarlara açılma stratejimizi hayata geçirmek için yoğun bir çalışma temposundayız, “V1 Global Pazarlama Vizyonu” çalışmamız kapsamında makro göstergeler, tedarik, talep ve regülator persfektiflerini araştırıyoruz. Amacımız Concept V1 ile yüksek erişilebilir bir araç platformu yaratıp bunu uluslar arası arenada geçerli kılmak ve Türk Otomotiv Sanayii’ni markalaştırmak. Uluslar arası pazarlar içinde Amerika ve İngiltere’yi fethetmeyi ve Türkiye pazarında da kabul görmeyi arzuluyoruz, daha sonra Asya, Güney Amerika gibi diğer büyük pazarlara da erişmeyi istiyoruz” dedi. Concept V1’in 2014 yılında seri üretime girmesini hedeflediklerini hatırlatan Nahum sözlerine şöyle devam etti; “Concept V1 araçlarımızın geliştirilme aşamasında Cenevre gibi uluslarası bir fuarda  yer alıyor olmamızın en önemli sebebi dünya kamuoyuna sadece tasarımımızı sunmak değil; genci, yaşlısı, engellisi, çocuklusu herkesi kucaklayan bir araç yaratıldığını göstererek sosyal içerikli bir mesaj da vermek istiyoruz. Karsan olarak bu konudaki yaklaşımımız; Türkiye’nin dünyadaki evrensel sorunlara çözüm getiren bir ülke haline gelmesini sağlamak. Bu doğrultuda her sektörün bu konudaki sorumluluğunu yerine getirmesi ve uluslararası ihtiyaçlara cevap verecek bir çözüm yaratabilmesi gerekmektedir. İşte o zaman uluslararası boyutta Türk markaları yaratılacaktır. 2009 yılında belirlemiş olduğumuz “Sınırsız Ulaştırma Çözümleri” vizyonumuz doğrultusunda ulaştırma dünyasındaki ihtiyaçlara çözüm üretmeyi hedefledik. Bugün baktığımızda dünya çapında varlığından bile haberdar olmadığımız 600 milyonun üzerinde engelli var. Bu kişiler eğer ailelerimizin bir parçası değiller ise hayatımızın da bir parçası olmuyorlar. Bu insanlar mevcut ulaşım şartlarının onlara sağladığı kısıtlı imkanlar veya imkansızlıklar sebebiyle kendilerini hayattan tamamen soyutlamış durumdalar, dünyaya bilgisayar ekranından ulaşabildikleri kadar yakın olabiliyorlar ancak. Bu durum dünyanın en medeni kentlerinde de böyle. Engelli vatandaşlar bir eşya gibi hissettiriliyorlar, araç asansörleri ile araca bindiriliyor, vanların arkalarında eşya konan yerlere oturabiliyorlar. Öte yandan gittikçe yaşlanan, belini rahatlıkla eğemeyen, dolayısı ile modern alçak arabalara kolaylıkla binemeyen veya aşırı kilodan normal bir arabaya sığamayan veya bir başka sebepten dolayı hareket kabiliyeti sınırlı olan milyonlarca insan var. Bizler Concept V1 yaklaşımımız ile bu insanlara hayatın güzel ve yaşamaya değer bir yer olduğunu hatırlatmayı ve her normal birey gibi hayata katılmalarını sağlamayı hedefliyoruz. Yarattığımız ulaşım çözümünü onlara sunmak üzere yola çıktık. İşte, bu mesajımızı, bu çözümümüzü dünya kamuoyuna sunmak üzere Cenevre Otomobil Fuarı’nda yer alıyoruz”.


Kısaca Karsan
1966 yılında kurulan Karsan Otomotiv Sanayii ve Ticaret A.Ş., 1979-1998 yılları arasında Koç Grubu çatısı altında faaliyet göstermiş, 1998’de İnan Kıraç’ın çoğunluk hisselerini almasıyla birlikte Kıraça Holding bünyesine dahil olmuştur. 1981 yılından itibaren %100 yerel sermayeyle ticari araç üreten bir firmadır. Renault Trucks’ın Premium ve Lander modellerini, Peugeot Partner, Citroën Berlingo, Karsan J Serisi, Hyundai Truck HD Serisi ve BredaMenarinibus marka otobüs modellerini üreten Karsan, 2002 yılından itibaren Türkiye otomotiv endüstrisinde tek bir fabrikada çok markalı üretim yaklaşımını benimseyen tek firmadır. Karsan ayrıca, 2009 yılından bu yana Karsan J Serisi,Hyundai Truck HD Serisi ve BredaMenarinibus otobüslerinin yurt içi ve yurt dışı pazarlama, satış ve satış sonrası faaliyetlerini Karsan Pazarlama çatısı altında sürdürmektedir. ISO’nun (İstanbul Sanayi Odası) 2010 yılında yaptığı araştırmaya göre "Türkiye'nin En Büyük 500 Sanayi Kuruluşu" sıralamasında bir önceki seneye göre 53 basamak atlayarak 109. sırada yer alan Karsan’da bugün 996 kişi çalışmaktadır. Yüzde 63.46’sı Kıraça Grubu, yüzde 8,19’u Diniz Grup, yüzde 1.73’ü İnan Kıraç’a ait olan Karsan'ın %26.62 oranında hissesi ise İMKB’de (İstanbul Menkul Kıymetler Borsası) işlem görmektedir. 

1 yorum:

  1. Ben kesinlikle tebrik eder . ilk alıcılardan biriyim nasip olursa . Piyasaya cıkmasını sabırsızlıkla beklerken böyle bir basarının devamını bekler .Denizli yavuz önder becerik ilk kullanıcısı olmaktan gurur duyarım .başarıların devamını dilerim .

    YanıtlaSil

Yorumlarınız Bizim İçin Değerlidir..