Türkiye'nin ilk yıllarından beri yerli otomobil ve araç üretimi yapılmış, yapılmaya çalışılmış.Bunların büyük kısmı engellenmiş, bir kısmı üretim devam ederken bırakılmış veya bıraktırılmış.Bir çok girişimde yine benzer sebeplerle gerçekleştirilememiş.Bazıları yapında, konuşmayın diyor ya.Tamamen boş laftan öte bir şey değil.Devletin içindeki kamu görevlilerinin bir kısmının kanun, yönetmelikler ve keyfi sebeplerle, bir kısmının basınla ve ekonomik yada yasadışı engellemeler ve ilgililerin buna seyirci kalması bu yatırımların, girişimlerin engellenmesine sebep oluyor.İşte size örnekler; Devrim otomobili..
Nuri Demirağ'ın Uçak Fabrikası, Altınboğa'nın otomobilleri...
Sitemizde bu konuda bir çok yazı ve bilgi bulabilirsiniz.
Bu konuda yeni bir bilgiye arkadaşımız Cihangir Vardar'ın vasıtasıyla ulaştık;
Zaz Türkiye'de üretim yapacaktı, gerçekleşmedi.
2001/2002 yıllarında Ukrayna markası Zaz Türkiye'de otomobil üretmek için girişimde bulunmuş.Fabrika yeri olarak Kırşehir belirlenmiş.Ancak bu girişimde nedense sonuçlanmamış.1985'li yıllarda Zaz'ın 968M modeli ithal edildi bir süre.
Murat 124'e benzeyen otomobil, 968 cc motora sahipti.Motor, Skoda 120L'deki gibi arkada yer alıyordu.Daha sonraki yıllarda Tavria , Moskvich ithal edildi.Üretilecek modelde Tavria'nın sedan versiyonu Slavuta olacaktı.1.1 litre motora sahip olan otomobil ekonomik sınıfta yer alacaktı.Fakat engellendi mi, sonradan vaz mı geçildi, bilinmiyor.Ve bu araçta haber olarak, tarih olarak yazılı ve görsel basında arşive kalktı.Zaz daha sonraki zamanlarda Daewoo ile işbirliği içine girdi.
_______________________________________________
Geçen gün televizyonda Tucker adında bir sinema vardı.Otomobil konusunda aklıma Devrim'i getirdi.Tucker, zamanının en büyük üç rakibine (General Motors, Chrysler ve Ford) karşı piyasaya girmeye çalışan yeni bir marka ve onun sahibinin başına gelenleri (engellenmesini) anlatıyor.
Wikipedia'ya göre sinemanın konusu;
2. Dünya Savaşı'nın hemen sonrasında geçen bu dönem filmi gerçek olaylara dayanmaktadır. Preston Tucker adlı bağımsız bir otomobil tasarımcısının, endüstride tekel oluşturmuş 'üç büyükler'e ("Ford", "General Motors" ve "Chrysler") rağmen çağının oldukça ilerisinde bir otomobil üretmek için giriştiği çabalar anlatılmaktadır. Tüm engellemelere rağmen bir yıl içerisinde sadece 51 adet üretebildiği ve endüstride ancak onlarca sene sonra kullanılmaya başlanan bazı devrimci yenilikler (emniyet kemeri, yakıt enjeksiyonu, disk frenler, tubeless lastikler vb)'e sahip bu otomobillerden bugün 47 tanesi çalışır haldedir. Bu otomobilin adı 1948 Tucker Sedan'dır.
_______________________________________________
Geçen gün televizyonda Tucker adında bir sinema vardı.Otomobil konusunda aklıma Devrim'i getirdi.Tucker, zamanının en büyük üç rakibine (General Motors, Chrysler ve Ford) karşı piyasaya girmeye çalışan yeni bir marka ve onun sahibinin başına gelenleri (engellenmesini) anlatıyor.
Wikipedia'ya göre sinemanın konusu;
2. Dünya Savaşı'nın hemen sonrasında geçen bu dönem filmi gerçek olaylara dayanmaktadır. Preston Tucker adlı bağımsız bir otomobil tasarımcısının, endüstride tekel oluşturmuş 'üç büyükler'e ("Ford", "General Motors" ve "Chrysler") rağmen çağının oldukça ilerisinde bir otomobil üretmek için giriştiği çabalar anlatılmaktadır. Tüm engellemelere rağmen bir yıl içerisinde sadece 51 adet üretebildiği ve endüstride ancak onlarca sene sonra kullanılmaya başlanan bazı devrimci yenilikler (emniyet kemeri, yakıt enjeksiyonu, disk frenler, tubeless lastikler vb)'e sahip bu otomobillerden bugün 47 tanesi çalışır haldedir. Bu otomobilin adı 1948 Tucker Sedan'dır.
Tucker gerçek bir hikayedir zaten, Preston Tucker, yıllar öncesinden viraj farı, katlanabilen direksiyon mili, standart emniyet kemeri gibi donanımları ekleyebilmiştir.
YanıtlaSilBüyükler yada o işin önde gelenleri
YanıtlaSil(aslında her yerde ve her konuda öyledir)
kendilerine rakip çıkartmak istemezler...